Budist rahipler, artik yetistigini dusundukleri bir ogrencilerini, yola cikmadan once cagirdilar.
Basrahip ogrenciye tek bir soru sordu:
* "20 yildir buradasin, neler ogrendin?"
"Yedi gercek ogrendim" dedi ogrenci.
* "Yirmi yildir buradasin, sadece yedi gercek mi ogrendin?"
"Evet, yedi gercek ogrendim..."
* "Say" dedi basrahip, "birincisi..."
"Dostluklar ikiye ayrilir: Kalici dostluklar ve gecici dostluklar. Hayatta bir zorluk ortaya ciktigi anda bozulan
dostluklar daha coktur, kalici dostluklar cok azdir..."
* "Ikincisi" dedi basrahip.
"Insanlarin cogunlugu kalplerini ve beyinlerini gecici degerlere ayirmislar. Bu degerler ugruna kendi
gercek niteliklerinden taviz vermekten, kotu seyler yapmaktan cekinmiyorlar..."
* "Ucuncusu" dedi basrahip.
"Insanlar, amaclarina ulasmak icin birbirlerini ezmekten cekinmiyorlar. Oysa baskasina kotuluk
yaparak elde edilen her seyin geldigi gibi ellerinden gidecegini anlamiyorlar..."
* "Dorduncu" dedi basrahip.
"Insanlar gercekte bir anlami ve onemi olup olmadigini hic dusunmedikleri fakat degerli ve anlamli saydiklari
seyler yuzunden birbirlerine zarar veriyorlar... Bu sekilde hayati birbirlerine zehir etmeye alismislar."
* "Besinci" dedi basrahip.
"Herkes yanlisin nedenini, basarisizligin nedenini baskalarinda ariyor."
Kimse, basina ne geldiyse aslinda kendi yuzunden geldigini anlamiyor, kendi sucunu, yanlisini kabul edip duzeltmiyor..."
* "Altinci" dedi basrahip.
"Insanlar helal lokmanin ve bolusmenin degerini bilmiyor. En lezzetli lokmanin helal lokma oldugunu unutuyorlar.
Vicdanlari ve mideleri arasinda kaldiklari zaman midelerini tercih ediyorlar..."
* "Yedinci" dedi basrahip.
"Insanlar bir seye dayanmadan yasama gucunu bulamiyorlar. Bu yuzden cogu zaman anlamsiz seylere sariliyor, guveniyorlar.
Asil sarilmalari ve guvenmeleri gereken belki de tek duygunun sevgi oldugunu anlamamakta israr ediyorlar..."
* "Gule gule" dedi basrahip
